*Huangyan havalimani - Yolculuk nereye?
Asya 2
Hong Kong’a gelmeden once internette bazi sokaklardaki agir sarimsak kokusu ile ilgili yazilanlara icten ice alayci yaklasmistim. O satirlari yazan kisilerin pek yeni seylere acik olmadigini dusunmustum. Taa ki meshur sokaklarin 100 metre yakinina gelene kadar. ACikcasi, benim diyen kisinin o kokuyu en azindan ilk bir kac gun “normal” olarak algilamasi mumkun degil. Tarifi mumkun olmayan keskin bir koku. Yaziyla nasil tarif edilir bilmiyorum ama insanin mutlaka bir kere kendi basina tecrube etmesi gereken bir koku. Tek kelimeyle inanilmazdi.
Yine Hong Kong’la devam edecek olursam sokak tabelalarinda yine Ingilizce ve Cince yaziyor fakat fark cok buyuk. Oncelikle Hong Kong’da Ingilizce Cinceden once geliyor ve hemen hemen her seferinde cok dogru bir Ingilizceyle yazilmis. Malesef Cin’de boyle bir seyden bahsetmek mumkun degil. Bazen tabelalarda sacma sapan bazen de dogrudan cevirmelerin yapildigi bir cok yanlis tabela var Cinin buyuk sehirlerinde. Ingilizce bilen birisinin hemen mudahale etmek isteyecegi turden rahatsiz edici yanlislar bunlar. Bu konuya biraz daha detayli girecegim biraz sonra. Bahsettigim Cinliler bunun Ingilizce degil Cingilizce (Chinese English) oldugunu soylediler. Hong Kong’da diger inanilmaz sey de tabelalarin renklerinin, sekillerinin tipatip Ingilteredekiyle ayni olmasi. Yani sanki birisi Ingilterenin herhangi bir sehrinden sokup bu tabelalari buraya dikmis gibi duruyor.
Hong Kong’un bazi ozellikleri bilim kurgu filimlerinden firlamis gibi. Mesela domuz gribi salginina karsi surekli heryerde uyarilar var ve uyarinin yanisira sehrin cesitli yerlerine, metrolara, alisveris merkezlerine falan anti bakteriyel dezenfektanlar yerlestirilmis. Elinizi yaklastirinca otomatik olarak bir kac damla dezenfektan madde birakiyor onunla kuru olarak el temizlemek mumkun. Ayrica metroda surekli eger kendinizi hasta hissediyorsaniz evde kalin insan icine cikmayin anonslari yapiliyor. Sokakta bazi insanlar maskelerle dolasiyor. Neden bilmiyorum ama bana bir bilim kurgu filmi havasi verdi butun bunlar. Bir de bu maske isini cok merak ediyorum, gercekten bir ise yariyor mu diye.
Hong Kong’da yillarin geyigi olan bir konuyu acikliga kavusturmus oluyorum. Oncelikle bu geyigini dunyada sadece iki sehir icin (Hong Kong ve Singapur) yapildigini soylemekte fayda var. Nedir bu geyik derseniz “abi Hong Kong’da temizlige o kadar onem veriliyormus ki yere tukurmek 1500 dolarmis, cop atmak 5000 dolarmis.” Simdi kesin rakamin cok onemi yok, onemli olan mesaj oncelikle mutlaka Hong Kong veya Singapur olacak. Daha sonra cezanin bin dolar mertebesinde bir sey oldugu soylenecek ve insanlar oha ne bicim bisey bir cop atiyorsun yere bilmem kac maaslik ceza kesiyorlar adama zira binlerce dolardan bahsediliyor burda hissiyati yaratip sasirtmak. Benim ozellikle cocuklugumda cok donerdi bu geyik. Evet gercekten de Hong Kong’da temizlige “sozde” cok onem veriliyor ve sokaklarda insanlari cezalara karsi uyaran tabelalar fazlasiyla mevcut. Mesela ben sokakta sokaga cop atmanin cezasi 1500$’a kadar cikabilir tabelasini epey fazla gordum. Tabi Hong Kong’da Hong Kong dolari kullanildigi ve sehir icinde $ olarak ifade edildigini dusunursek insan bir anda nerde oldugunu da unutursa ceza gercekten 1500 Amerikan dolariymis (yaklasik 2250 TL) gibi algilanabilir. Fakat aslinda bu ceza Hong Kong dolari olarak ve yaklasik 360 TL’ye denk geliyor. Evet yine fazla bir ceza fakat acikcasi eger polisin gozunun icine baka baka yere cop atmiyorsaniz cok yakinen takip edildigini ve SIKICA uygulandigini zannetmiyorum. Zira ben yere cop atan Hong Kong’lu da gordum, pislik icinde sokaklar da. Fakat genel olarak Hong Kong temiz ve guzel bir yer denebilir.
Daha once Cingilizce tabela konusuna detayli girecegimi bahsetmistim. En buyuk sorun Cinlilerin herseyi tercume etmesi oluyor. Mesela Sangay’in en meshur caddesinin adi Nanjing Yolu(caddesi). Simdi yolun Cincesi anladigim kadarila LU ve Cince’de buna Nanjing Lu deniyor. Tabi bu Cin alfabesinde yazildigi icin benim gibi cahillerin anlama imkani yok. Neyseki altinda Latin harfleriyle yazilmis Ingilizce versiyonu var. Orda da soyle diyor “Nanjing Road – hatta Nanjing Road West veya East”. Yola Ingilizcesi olan road kelimesi yazilmis ne var bunda diye dusunebilir insan. Fakat bu road kelimesi Ingilizce bilmeye Cinliler icin (ornegin taksi soforleri) hic birsey ifade etmiyor. Siz istediginiz kadar Nanjing Road Nanjing Road diye yirtinin adam sehrin en buyuk caddesi olmasina ragmen anlamiyor. O anda kimbilir belki de 200-300 km uzakta bulunan Nanjing sehrine gitmeye calistiginizi umut ediyor bile olabilir icinden. Buna Hong Kong’da soyle bir cozum getirmisler Ingilizce olarak direk okunusunu yaziyorlar. Yani road falan diye kasmiyorlar. Nanjing Lu diyorlar. Iletisim super kolay oluyor. Tabi lu isin kolay kismi. Bunun havalimani var, marketi var, merkezi var vesaire. Mesela Zhejiang Wholesale trade market, Discounted electronics center gibi Ingilizce isimlerle hedefe ulasma sansi sifira cok yakin. Bir de elinde Latin alfabesinde adresle yer aramak var onu da kisaca soyle aciklayayim. Diyelim ki bir otele, sirkete, eve gideceksiniz adresi almissiniz Wuhai road 345, Puxi, Shanghai. Taksiye binip taksi soforune gosterdiniz ve adamin anlamasini bekliyorsunuz. Soyle dusunun Istanbul Havalimanina inen bir Cinlinin elinde Cince yazilmis bir Istanbul adresiyle yol bulma imkani nedir? Biryandan da anlasilmayi bekler bir tavirla “Ortamektep lu, ortamektep lu” falan diyor. Iste Cin’de Latin alfabesiyle yazilmis bir adresle yol bulmak buna cok benziyor. O yuzden her yerin mutlaka Cin alfabesinde yazilmis adresini almak kesin gerekiyor. Bu arada Hong Kong’da toplu tasima cok gelismis oldugu icin sadece bir kere taksiye bindim belki orda gerekmiyordur.
Laf ulasimdan acilmisken, Cin’de araba kullanma aliskanliklari hic fena degil hatta yer yer Turkiye’den daha ileride oldugu soylenebilir. Fakat korna konusunda epey iddiali olduklarini soyleyebilirim. Korna cok populer bir arac ve bazen oyle siddetli bir bicimde korna caliyorlarki Turkiye’de bu sekilde korna calindiktan sonra calan adami cekip vurmasak bile en azindan bir yumruk yumruga kavgaya girmemiz veya okkali bir kufur savurmamiz gerekir. Ama Asyalilar gayet sakin karsiliyorlar bunu sanki onlara hic korna calinmamis gibi hic ustlerine alinmiyorlar hayatlarina ayni sekilde devam ediyorlar.
Cin ve Hong Kong’da otellerin hemen hepsinde Avrupadakilerden farkli olarak mutlaka su kaynatmak icin kettle, kahve, cay ve iki sise icme suyu bulunuyor. Bunlar oda ucretine dahil, eger o gece tuketilirse ertesi gun yerine yenileri koyuluyor. Servisi daha ileri goturmus bazilarinda taze meyve, hazir noodle falan gibi ekstralar da mevcut. Benzer hizmeti Ingilter ve Amerika’daki otellerde de gormustum. Kaynagi Anglo Sakson bir adet olabilir.
Hong Kong’da her sokakta bir 7 eleven bulunuyor. Bu her sokakta bulunuyor lafi bir abarti degil ozellikle Kowloon denilen bolge icin gercek. Bunlar cok kucuk magazalar ve 24 saat aciklar. Insan ufak tefek seyleri alabiliyor bu magazalardan. Bizdeki kuruyemiscilere benziyorlar. Hani nereye giderseniz gidin mutlaka bir kuruyemissci vardir ya tipki ona benziyor.
Ayrica Avrupa’da sadece iyi otellerde bulunan diger aksesuarlarin da hepsi mevcut ve istisnasiz butun otellerde su listedeki aksesuarlar ayni isimle mevcut; shower cap (dus bonesi), vanity kit (icinde kulak temizleme cubugu ve tirnak torpusu olan bir kutu), shaving kit (tras bicagi ve kremi), dental kit (mini dis fircasi ve macunu). Bazi otellerde ayrica satilan prezervatif, havlu gibi seyler de vardi. Hatti otellerden bir tanesi somyadan, bornoza, kullukten, dus perdesine kadar otel odasinda bulunan hemen herseyin satin alinabilecegini bildiren bir fiyat listesini koymustu.
Cin’e giris cikislarda su siralar domuz gribi salgini oldugu icin Turkiye’ye giristekine cok benzeyen bir saglik deklarasyon formu dolduruluyor. Bu formda grip semptomlari gosterip gostermediginize dahil sorular var. Eger grip semptomlarindan birisini gosteriyorsaniz karantina altina alinma ihtimaliniz var. Ozellikle Sangay havalimaninda vucut isisini olcen kameralarin onunden geciliyor. Fakat Dalian’dan Cin’e girerken benzer bir seyle karsilasmadim. Insan bu kontroller yuzunden biraz paranoyan oluyor. Oksurecegi, burnunu sumkurecegi varsa ucakta havalimaninda falan hasta zannedilmesin diye kendini kasmaya basliyor. Acikcasi bana biraz oldu. Simdi buralarda karantina altina alinmadan sag salim Avrupa’ya donmeyi umut ediyorum.
No comments:
Post a Comment