Wednesday, November 5, 2008

Change. Yes we can!


Gunun modasi oldugu icin Barack Obama’nin secilmesi konusunda bir kac soz edip konuyu yine guzel vatanimiza baglamak istedim birdenbire.

Bu sabah ilk is televizyonu actigimda aklimda tek bir dusunce vardi acaba ABD baskanlik secimlerini kim kazandi. Neyseki televizyon beni cok ugrastirmadi, ilk onume gelen kanalda ekranin altinda buyuk puntolarla “Secimi Obama kazandi” yaziyordu. (neyseki Sabah gazetesinin tercih ettigi gibi ‘sandiktan Barack cikti’ yazmiyordu yoksa butun gun o soktan kendime gelemezdim). Daha sonra ABD sokaklarini gostermeye basladi kanal, insanlar Washington DC’deki Beyaz Saray’in onune gitmisler ve sanki ABD 2010 dunya kupasi elemelerini gecmis gibi seviniyorlar, bayrak aciyorlardi. Hatta spiker belki George Bush da sevinenlerin sesini duyuyordur diye inceden dokunduruyordu. Neyse, hayirlisi olsun Allah Barack’i sahibine bagislasin diye dusunup konuyu orda kapatacaktim fakat ofise geldim, interneti actim Facebook’ta neler oluyor diye baktigimda bir de ne goreyim. Butun es dost (ozellikle Amerika’da yasayanlar agirlikli olmak uzere), Obama secildi Amerika cok guzel bir yer oldu, cok mutluyum, superim falan gibi seyler yazmislar. Bunlarin icinde en carpici olanlar Japonya’da yasayan bir Turk arkadasin ordaki Amerikalilari Obama’ya oy vermeleri icin aktif olarak iknaya ugrastigini gormem ve ABD’den Turkiye’ye donus yapmis bir arkadasin ordakilere hitaben simdi Amerika gercekten yasanacak bir yer oldu demesiydi benim icin. Acikcasi ben kendi adima ne hissedecegimi bilmiyorum Barack Obama hakkinda. Kendisinden olumlu bir elektrik aliyorum, sozleri genel olarak kabul edilebilir tarzda. Hatta kendisinden ogrendigim guzel bir sozu gittigim mulakatlarda da kullandim ve cok basarili oldum ama genelde Obama “beyaz adam” olmamasi disinda cok taninmayan birisi. En iyi bildigim ozelligi herkesle onkosulsuz olarak konusacagini soylemesi (herhalde Bushtan ve McCain’den en buyuk farki buydu). Yani Kuzey Kore ve Iran’a onceden sart kosmadan masaya oturup konusmayi dusunuyor. Ayrica Ermeni soykirimini taniyacak, Kibris’i cozemek icin Turkiye’ye baski yapacak vs. Bunlari zamanla gorecegiz. Hayalim Turkiye’de de ayaklari yere basan ve on kosulsuz olarak herkesle herseyi konusabilecegini soyleyebilecek politikacilarin secilebilecegi gunlerin uzak olmadigini dusunmek.
Ek bilgi: Yes, we can! slogani Ispanyolcadan devsirmeymis. Detayli bilgi burda:en.wikipedia.org/wiki/Sí_se_puede