Evet desifre olmayi dusunuyorum ve detaylarini aciklayacagim, fakat bu yaziyi yazmadan ve aradan iki ay gectikten sonra bloguma yeni bir ekleme yapmadan once hesabima giris yapmam gerekti. Google hesabi ile buraya bile giris yapilabildigini 10 yazi sonra farkettikten sonra aklima Milliyet gazetesinin okuyucu yorumlarindan bir tanesi geldi. Kisaca ondan bahsedip ondan sonra nasil desifre olmayi planladigimi aciklayacagim. Bundan bir zaman once Google Youtube sitesini satin almis ve haber Milliyet Gazetesinde cikmisti, okuyucu yorumlarindan birisini unutamiyorum, aynen geciriyorum "vay be! Adamlarin almadigi bir bizim evdeki bilgisayar kaldi"
Bu gereksiz yan dusunceden sonra desifre olma planimdan bahsedeyim kisaca. Bugune kadar, yani blog yazmaya basladigim gunden bugune gelene kadar blog konusunda kimseye bir haber vermeme taraftariydim. Blog sayfalarina kendimle ilgili kisisel bilgileri, deneyimleri de kimligimi gizleyecek sekilde yazmayi dusunmuyordum ama etrafimdaki insanlara acik acik benim de blogum var deme ihtiyaci hissetmemistim. Nedense internet denizinde farkedilecegimi umut ediyorsum. Bu gerceklesmedi. Baslica sebeplerinin arasinda aslinda farkedilecek bir sey yazilmamis olmasi ve blogun sadece 9 yazidan ibaret olmasi gosterilebilir, fakat bu kucuk bir detay. Bugun ise bir milat, cunku bugunden sonra soranlara blogum oldugunu ve adresini soylemeye hazirim.
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
No comments:
Post a Comment